top of page

Kültür Şokunu Nasıl Aşabiliriz?

2.png

20 Nisan 2024

Osmancan Çekinmez

5 dk.

Güncelleme: 20 Mayıs 2024

55

Abone Ol

Yeni bir kültüre dalmanın heyecanı, bazen beklenmedik bir yan etkiyle karşımıza çıkabilir: Kültür Şoku.


Kültür Şoku

İki farklı kültürel arka planın çarpışması, sadece küçük anlaşmazlıklardan değil, aynı zamanda derinlemesine çatışmalardan da doğabilir. Bu durum, tanımadığınız bir ortamda, dil bariyerleri ve alışılmadık sosyal normlarla karşı karşıya kalmanın yarattığı stresle birleştiğinde, insanları yorgun düşürebilir, şok yaşatabilir hatta depresyona sürükleyebilir.


Bu blog yazısında, kültür şokunun ne olduğunu, nasıl evrelerden geçtiğini ve bu zorlu süreci nasıl yönetebileceğimizi derinlemesine inceleyeceğiz. Aynı zamanda, kültür çatışmalarını aşmak için pratik öneriler sunacak ve tersine kültür şoku deneyiminin ne anlama geldiğini ele alacağız.




Kültür Şoku Nedir?

Kültür çatışması, iki farklı kültürden insanların bir araya gelmesiyle ortaya çıkar. Bazen, karşınızdaki kişi kendini tanıtmadan, hatta siz bir kelime bile etmeden önce çatışmalar başlayabilir. Bu tür çatışmalar insanı yorgun düşürebilir, şoka uğratabilir veya depresyona sürükleyebilir.



Kültürler arasındaki fark ne kadar büyükse, yaşanan kültür şoku da o kadar şiddetli olur. Farklı bir kültüre daldığınızda, kendinizi tamamen yabancı bir ortamda, tıpkı bir yabancı gibi hissedersiniz; herkes bir yöne giderken, siz tam tersi bir yöne gitmek isteyebilirsiniz.


Bu durumu kendi deneyimlerinizden de anlayabilirsiniz. Bir ülkeye ilk kez gittiğinizde, kimseyle paylaşmasanız bile, aklınıza gideceğiniz ülke hakkında birçok soru gelebilir. Oranın hava durumu nasıl, hangi kıyafetleri götürmeliyim, para bozdurma ve alışveriş işlemlerini nerede yapmalıyım, otelimin konumu nedir, toplantılara nasıl ulaşırım gibi sorularla karşılaşabilirsiniz.


Farklı bir ülkede bulunduğunuzda, "Ne sorunum var benim? Deliriyor muyum?" gibi soruları sıkça kendinize sormaya başlarsınız. Ancak endişelenmeyin; bu yaşadığınız, sadece bir kültür çatışmasıdır! Kültür çatışmasının soğuk algınlığı gibi doğrudan bir çaresi olmasa da, etkilerini hafifletmenin yolları vardır, böylece kültür çatışmalarını daha rahat yönetebilecek duruma gelebilirsiniz.



Kültür Çatışmasının Tanımı

Kültür çatışması, yaklaşık 35 yıl önce insan bilimci Kalervo Oberg ve kültürler arası iletişim uzmanı V. Lynn Tyler tarafından "geçiş şoku", "kendini tanıma şoku" ve "rol şoku" gibi kavramlarla tanımlanmıştır. Ancak hangi terim kullanılırsa kullanılsın, hepsi temelde "değişim" ile ilgilidir.


Kültür Çatışmasının Tanımı

"Kültür yorgunluğu" da bu tanımlamalar arasında yer alır. Gün sonunda, yeni kültürel yapılarla etkileşim içinde olmanın verdiği yorgunluğu hissedeceksiniz.


Kültür şoku, insanların yeni bir kültürle karşılaşmasının ardından yaşadığı psikolojik reaksiyondur ve genellikle stres, yalnızlık, melankoli, özlem veya anksiyete gibi duygusal zorluklarla mücadeleyi gerektirebilir.


Kültür şoku, kişinin kendini yabancı ve anlaşılmaz bir ortamda hissetmesine neden olabilir, bu da özsaygıda azalmaya ve sosyal izolasyona yol açabilir. Uzun vadede, kültür şoku bireyin ruh sağlığını etkileyebilir, depresyon veya anksiyete bozukluklarına yol açabilir. Ancak, uygun destek ve stratejilerle, bireyler bu zorlukları aşabilir ve yeni kültürle daha sağlıklı bir ilişki kurabilirler. Önemli olan, bu deneyimleri anlamak ve onlarla başa çıkmak için uygun mekanizmaları geliştirmektir.



Kültür Şokunun Evreleri Nelerdir?

Kültür şokunun belirtileri arasında kişisel temizlik kaygıları, hastalık, su ve yiyeceklerle ilgili endişeler, aldatılma hissi, ufak bir kışkırtmaya bile sinirlenme, aşırı hassasiyet ve depresyon yer alabilir. Bu belirtiler kişiden kişiye değişiklik gösterebilir ve bazılarında diğerlerine göre daha şiddetli olabilir.


Kültür şokunun genel olarak beş veya altı evresi vardır:


  • Ön Şok Evresi: Bu evre, henüz yola çıkmadan önce, hedef ülkeye ve kültürüne ilişkin beklenti ve endişelerin yaşandığı dönemi kapsar. Bu süreçte, genellikle heyecan ve merak duyguları hakimdir, ancak aynı zamanda belirsizlik ve korku da olabilir.


  • İzleyici Evresi: Başka bir kültürdeki ilk haftalar veya aylarda yaşanan deneyimler. Yeni kültüre ilk adım atıldığında başlar ve gözlemci olarak çevresini ve farklılıkları anlamaya çalışır. Bu dönemde, başlangıçtaki merak ve keşfetme hissi, yeni çevreyle ilk tanışıklığın heyecanını yansıtır.


  • Katılımın Arttığı Evre: Karşı kültürle ilgili işlere başladığınız dönem. Yeni kültürle daha aktif bir şekilde etkileşime girdiğinizde, sosyal, iş veya eğitim gibi alanlarda kendinizi dahil etmeye başladığınızdaki evre.


  • Şok Evresi: Size çok yabancı gelen kültüre karşı şok yaşama başlangıcı. Stres, hayal kırıklığı veya yabancılaşma hissi oluşabilir.


  • Adaptasyon Evresi: Karşı kültürü benimsemeye başladığınız dönem.Karşı kültürü benimsemeye başladığınız dönem.. Bu dönemde, öğrenme ve uyum sağlama süreçleri sonucunda, birey yeni kültürde kendine bir yer bulma ve onunla barışık olma yolunda ilerler.


Yeni ve alışık olmadığınız bir ortamda yaşamak, zaman alabilir. Ancak, bu süreci eğlenerek ve etkili bir yaşam sürerek kısaltmak sizin elinizdedir. Çok kültürlü bir yaşamın ödülleri de büyüleyicidir; hayatınızı zenginleştirebilir, yeni arkadaşlar edinebilir ve bakış açınızı derinleştirebilirsiniz. Bu deneyimler, insanları farklı kültürlerle yaşamaya teşvik eder.



Kültür Çatışmasını Nasıl Aşabiliriz?

Uluslararası alanda çalışan kişiler için, konuk oldukları ülkenin kurumsal yaşamına katılmak, görevlerini başarıyla yerine getirmenin önemli yollarından biridir. Kendi ülkenizde işleyişin nasıl olduğunu bilir ve her şey kontrolünüz altındadır. Ancak yurt dışında, şirket yönetimleri, politikalar ve iş fonksiyonları farklı olabilir ve bu durum kafanızı karıştırabilir. Zihinsel sağlığınızı korumak ve yeni ortama uyum sağlamak için, konuk olduğunuz ülkenin yaşam tarzına tamamen katılmanız gerekmektedir. Bu süreçte, yanlış anlaşılmalar ya da hatalar yapılabilir; ancak iyi niyetinizi göstererek ve yerel davranışları takip ederek bu durumları yönetebilirsiniz. Çok kültürlü ortamlarda, ne kadar çok etkileşim ve iletişim içinde olursanız, insanların çeşitli durumlara nasıl tepki vereceğini o kadar iyi anlarsınız.



Kültür Şoku ve Dil Bariyeri

Kültür şoku ile dil bariyeri arasında doğrudan bir bağlantı vardır. Yeni bir dilin öğrenilmesi zorlu bir süreçtir ve yeni kültürle uyum sağlamayı önemli ölçüde etkileyebilir. Dil engeli, sosyal etk ileşimi sınırlayabilir, yanlış anlamalara yol açabilir ve insanların yeni kültürde kendini ifade etme kapasitesini azaltabilir. Bu zorluklar, yalnızlık ve izolasyon hissini artırabilir, böylece kültür şokunun etkisini daha da derinleştirebilir. Ancak, yeni bir dil öğrenmek aynı zamanda yeni kültüre entegrasyonu kolaylaştırabilir ve yerel toplulukla etkileşimi artırabilir. Dil becerilerinin geliştirilmesi, kültürel anlayışı artırır, sosyal bağları güçlendirir ve bulunulan ülkeye daha hızlı ve etkin bir şekilde uyum sağlanmasına yardımcı olur. Bu nedenle, kültür şoku ile başa çıkmada dil eğitiminin ve pratik yapmanın önemli bir rolü vardır. Dil bariyerini aşmak, kültürel engelleri aşmada ve kültürel çeşitlilik içinde etkili bir şekilde iletişim kurmada önemli bir adımdır.



Kültür Şokunu Aşmak İçin Neler Yapabilirsiniz?


  • Arkadaşlarınızın arkadaşlarıyla iletişime geçin.

  • Toplumun kurumsal yaşamına katılın.

  • Toplumdaki beklenmedik küçük davranışları öğrenin.

  • Gündelik işlere yardımcı olun.

  • Gazeteleri okuyun, radyo dinleyin ve televizyon izleyin.

  • Ülkeyi keşfedin.

  • Yerel yemekleri deneyimleyin ve tadını çıkarın.

  • Ülkenizdeki yakınlarınızla iletişim halinde kalın.

  • Sizin gibi yurt dışından gelen diğer kişilerle sohbet edin.

  • Bulunduğunuz yerde mutlu olduğunuzu gösterin.

  • İnsanların günlük yaşantılarıyla ilgilenin.

  • Görüşeceğiniz kişilere özel hediyeler götürün.

  • Yerel dilin basit cümlelerini öğrenin.

  • Yerel yemek yeme alışkanlıklarını öğrenin.

  • Giyim tarzınıza dikkat edin.



Kültür Şokunda Yapılmaması Gerekenler!


  • Kendi kültürel standartlarınızla karşı kültürdeki yaşam tarzını yargılamayın.

  • Kaçınmanız gereken bir aksanla konuşmayın.

  • Ülkeniz hakkında övücü nitelikte fazla konuşmayın.

  • Yerel halkı taklit etmeye çalışmaktan kaçının. Yerel kültüre saygı göstermek önemli olsa da, doğallığınızı korumak ve kendiniz olmak daha iyidir.

  • Yeni bir kültüre maruz kaldığınızda, yerel norm ve değerleri küçümsemekten veya eleştirmekten kaçının.

  • Her kültürün kendine has güzellikleri ve değerleri vardır. Farklılıkları anlamaya ve kabul etmeye açık olun.

  • Yalnızca kendi kültür grubunuzla zaman geçirmekten kaçının.

  • Aşırı eleştirel olmamaya çalışın.

  • Yerel dil ve iletişim kurallarını öğrenmeye çalışın.

  • Değişime karşı direnmeyin.



Tersine Kültür Şoku Nedir?

Tersine kültür şoku, insanların uzun bir süre yabancı bir kültürde yaşadıktan sonra kendi ana kültürüne geri döndüğünde yaşadığı adaptasyon sürecidir. Bu süreç genellikle göz ardı edilir, çünkü bireylerin kendi ana kültürlerine rahatça yeniden uyum sağlayacakları varsayılır. Ancak, yurt dışında uzun süre geçiren kişilerde, ana kültürlerine dönüş sıklıkla beklenmedik zorluklar ve uyum süreçleri doğurabilir. Bu durum, bireyin değişmiş dünya görüşleri, değerleri ve davranışları nedeniyle kendi ana kültürü ile çatışma yaşamasına sebep olabilir.


Tersine kültür şoku deneyimi, kişinin kendi ülkesinde yabancılaşmış hissetmesine, eski arkadaşlar ve aile ile ilişkilerde zorluklar yaşamasına neden olabilir. Bireyler kendilerini izole ve anlaşılmaz hissedebilirler çünkü yurt dışında edindikleri deneyimler ve perspektifler, kendi kültürlerindeki insanlar tarafından tam olarak anlaşılamayabilir. Bu uyum zorluğu, kimlik krizi ve aidiyet duygusunun kaybı gibi psikolojik etkiler doğurabilir.


Tersine kültür şokunu yönetmek için, insanların bu süreci normal bir adaptasyon süreci olarak kabul etmeleri ve kendilerine zaman tanımaları önemlidir. Ayrıca, deneyimlerini paylaşabilecekleri, benzer süreçlerden geçmiş kişilerle bağlantı kurmaları faydalı olabilir. Tersine kültür şokunu ele almak, bireyin kendi ana kültürü ile yeniden bağ kurmasını ve yurt dışı deneyimlerinin getirdiği yeni perspektifleri entegre etmesini sağlayabilir, böylece daha bütünleşmiş ve çok kültürlü bir kimlik geliştirebilir. Bu süreç, bireyin hem kendi kültürüne hem de diğer kültürlere karşı daha derin bir anlayış ve saygı geliştirmesine yardımcı olabilir.

Benzer Yazılar

Küreselleşme ve Kültür

Medeniyet ve Kültür

Kültür Nedir?

bottom of page